Benlik eğitimi

Benlik eğitiminde düşünce önemlidir ve Kur’aninsanlardan düşünsel eylemler istemektedir. ​Düşünce davranışlara neden olmaktadır. Ayrıca davranışlarımızın gerçek nedenini düşünce yolu ile tespit edebiliriz. Olgunlaşma davranışlarımızı ve nedenlerini değerlendirmekle elde edilir. Söz, fiil ve davranışlarımızdaki nefsanî olguları tespit edebilmek, ortaya çıkartmak ve onların yerine hakkı gerçekleştirebilmek içsel düşünce ve değerlendirmelerimizle gerçekleşecektir.

​Yine Kur’an benlik eğitiminde içten samimiyetle düşünmenin gerçekle örtüşen bir sonuç vereceğini vurgulamaktadır. “ Allah o dur ki size ayetlerini gösteriyor ve sizin için gökten bir rızık indiriyor. O ayetleri ancak gönül verip düşünenler anlar” Mü’min 40/13 ayette görüleceği gibi anlama yani tezekkür samimiyet neticesinde sonuç verecek ve gerçeğe uygun bir kavrayışı ortaya çıkartacaktır. Samimiyetsiz düşüncelerin istenilen sonuçları doğuramayacağını anlamaktayız. Samimiyet anlamayı kolaylaştıracak ve sorun veya sorunlarımızın kaynağını tespit ettirecektir. Düşünce eylemi içtenlikle, motive olarak ve odaklanarak yapılmalıdır.

​ Düşünme bağ kurma, analiz etme, hatırlatma, geçmiş bilgileri düşünme ve mukayese etme anlamlarını kapsamaktadır. Bu bağlamda düşüncenin sonucu olarak kişi söz, fiil ve davranışlarından hangi psikolojik durum içerisinde olduğunu, haklı veya haksız olduğunu ayırt edebilmelidir. İnsanın yaşadığı olaylar insan davranışları etkilemekte ve hayatına yön vermektedir. Kişi etkilenmedim dediği olaylarda dahi aşırı derecede etkilenmekte ve bu etkileşim kişinin hayatını olumlu olumsuz, bazen bilerek bazen farkında olmadan gelecekte bilinçaltının ortaya çıkışı olarak etkilemektedir. Kişi nefs denilen kötülüğü emreden varlıktan sıyrılabilmesi için kendi iç dünyasını kontrol altına alması gerekmektedir. Nefsanî olarak yapmadığımızı belirttiğimiz birçok söz ve davranışımızda nefsin izlerini görmek mümkündür. Nefisten kurtulan insanın ruh saflaştırılmasına ihtiyacı olacaktır ki tekâmül sürecinin bu kısmında da murakebe ( kalbi gözlem) olarak tanımlanan istek, arzu, davranış değerlendirmesini gerçekleştirmek zorundadır. Nefsitezkiye (arındırma ) ve ruh saflaştırmasında ( tasfiyesinde)düşünce ve bilgi önemli yer tutmaktadır.

​İnsanın düşüncesizliğinde aceleci yapısı önemli yer tutmaktadır. Ve insan zayıf ve aceleci olarak yaratılmıştır. Ve insan aceleci yapısından dolayı davranışlarının sonucunu değerlendirememektedir. Davranış kazanımı uzun süreli bir eğitim sonucudur. Kişinin tekâmülü veya olgunlaşması zaman isteyen bir süreçtir.  Düşünme davranışların nedenini vesonucunu değerlendirme yeteneğini kazandıracaktır. İnsan benlik eğitimde bilgili, kararlı ve sabırlı olmalıdır. Kur’aninsanın aceleciliğinin düşüncesizlikten kaynaklandığını belirtmektedir. “ Ve derler ki Eğer biz işitseydik ve akıl eder olsaydık bu çılgın ateşliklerin içinde olmazdık” Mülk 67/10 ayette görüleceği üzere cehennemlikler ateşin içinde olmalarını düşüncesizliklerine bağlamaktadırlar. İnsan düşüncesizce hareket ederek ateşin içerisinde yer almıştır.Gelecek için çalışmak, mükâfatını uzun zaman zarfında alabileceği iş ve eylemler insana sıkıntılı gelmektedir. Gerçekte en kalıcı kazanç elde edilmesi en zor olan kazançtır.Bu bireysel eğitim için de söz konusudur. Çünkü zamanın ve zorlukların insanı eğitme gibi bir özelliği vardır. Elde etmek istediğiniz kazanımlar için mücadele etmek kişide davranış kazanımlarına neden olacaktır. Acelecilik insanınkazançlarının yok olmasına neden olmakta ve istendik kazanımların gerçekleşmesine engel olmaktadır. İnsan kendinisabırla eğitmelidir. Düşünme insanın aceleciliğini yok edecek özelliktedir. Düşünme kişiye ileri görüşlülük ve basiret kazandırmakla beraber sabrını da arttıracaktır. Bilgi ve düşünme kişiye gerçeği gösterecek, kendi iç dünyasındaki yanlış inanç ve davranışları ortaya çıkartacaktır.

​ İnsan okuyarak, öğrenerek, araştırarak beyninibeslemelidir. Kişi kitaplardan korkmamalıdır. Konu veya konuları ayrıntılı araştırmalıdır. Bu araştırma onu bilgi sahibi yapacak, değerlendirmelerinde daha isabetli olacaktır. Mutlak hür ve özgür olmak istiyorsak bilgili ve bu bilginin neticesinde düşünceyi gerçekleştirmemiz gerekmektedir. Aklı ve kalbi esaret altına alan tek virüs vardır o da cehalettir.  Kişinin mutlak hürriyeti ve özgürlüğü bilgi ve düşünme ile gerçekleşecektir. İnsan kendi iç dünyasındaki nefsanîarzularını, ihtiraslarını ve aşırı beklentilerini düşünme eyleminin neticesinde kontrol altına almaktadır. Kamil olan insanlar kendini kontrol edebilme yeteneklerini geliştirmiş insanlardır. Bu kontrolleri bilgi ve düşünceden bağımsız değildir. Allah’ın rızasını arayan insanlar da O’nun rızasının nelerde olduğunu bilen insanlardır. İnsan bütün öğrendiği bilgileri kendi olgunlaşmasına ve gelişmesine katkı olarak kullanmalıdır. Kişi enfüsi seyir ( Nefsin davranışlarını değerlendirme) yapmalıdır. Çünkü iç benlerde saklıdır davranışlarımız. İç benler söz, fiil ve davranışlarımızın kaynağıdır. Kendimize karşı dürüst olmalıyız. Kendi bünyendeki sorunu çözebilmek için sorunun kaynağını düşünmen ve değerlendirmen gerekmektedir. Ve gerçeklere uygun hareket edersek doğru sonuçlar elde ederiz. Aksi takdirde kişi bocalayıp durur ve başarısızlığın nedenini dış dünyadaki etkenlere bağlamaktan başka çaresi de kalmayacaktır. Nefsten kurtulmak için kendimizi gözlemlemeliyiz ve düşünmeliyiz. Böylece insan kendisini etkileyen olumlu olumsuz davranışlarının kaynağı olan bireysel ve toplumsal etkileşimlerden özgür olacaktır ve kendini gerçekleştirecektir. İşte bu gerçekleştirme bilgi ve düşünme eyleminin sonucu olarak ortaya çıkacaktır. ​​