Seçim bitti, uzlaşma ortamı sağlanacak dendiği bir anda ülkenin içişleri bakanı Soylu’dan valilere ‘’CHP şehit cenazelerine alınmayacak’’ gibi hukuksuz bir talimat ve ayrıştırıcı bir söylem, ülkede şaşkınlık yarattı. 
Seçim sonuçlarından memnun olunmadığı aşikar da, kaos ortamına zemin hazırlayıcı bu tür tehlikeli üslup şık olmadı! 
Hani ‘’sandıktan çıkan sonuçlara boynumuz kıldan incedir’’ anlayışı ne oldu?
 Yok, efendim ‘’CHP destek vermeseydi HDP barajı aşamazdı’’ gibi mesnetsiz açıklama ve tespitler! 
 ‘’Kelin ilacı olsa başına sürer.
’’ Kılıçdaroğlu CHP’nin başına geldiği 2010 yılından beri 2 halk oylaması, 4 genel seçim, 2 yerel, 2 cumhurbaşkanlığı seçimi kaybetti.
 Tam on kez AKP karşısında yenilgi aldı, CHP taktik değil, taktiksizlik üzerine yürüttüğü her seçimden hezimetle çıktı. 
Geçtiğimiz yıl feto ile şimdi ise PKK destekçisi HDP ile bağ kurmaya çalıştırılarak toplum nezdinde CHP’yi itibarsızlaştırma senaryoları demokratik bir anlayış olmadığı gibi toplumu ayrıştırıcı bir yaklaşımdır! 
24 Haziran erken genel seçim kararı alındığında, yasa hükümlerince gerekli teşkilat yapılanmasını tamamlayamayan İYİ partiye, CHP’den 15 milletvekili transferiyle seçime girmesi sağlandığında başlamıştı CHP’ye kin ve öfke! 
 AKP ile MHP’nin erken genel seçim taktiğini alt üst eden bir eylem olmuştu yaşanan gelişmeler. 
Aslında, siyasi partilerin hedefi seçim kazanmak olduğu düşünüldüğünde, erken genel seçim, İYİ parti ile HDP’nin sistem dışında kalması, AKP’nin mecliste 400 milletvekili gibi ezici bir çoğunluğa sahip olması üzerine kurulmuştu. 
Seçmen tüm yetkilerin toplandığı cumhurbaşkanlığı sisteminde AKP’ye meclis çoğunluğunu vermedi, beş partili bir meclis eritmediği çıktı ortaya.
 Son yıllardaki olumsuz gelişmelerin vatandaş üzerinde yarattığı kuşku ve güvensizlik ortamı, fren mekanizması denge sistemi sandığa yansıdı! 
Saygı gösterilmeli, çıkan sonuçların verdiği mesaj algılanarak yola devam edilmeli, güven ve huzur ortamı zedelenmemelidir.
 Hafızalarımızı tazeleyelim, üç yıl önce,2015 Haziran ayında yapılan genel seçimlerden tek başına iktidar çıkmadı, koalisyon arayışları da sonuç vermeyince yenilenen genel seçimler, ekonomide kötü gidişatı tetikledi. 
Döviz kurlarında dengesizlik, piyasalarda tedirginlik baş gösterdi, sorun katmerleşerek bugüne gelindi. 
24 Haziran sonrası, ekonomi ortamı ve piyasalar güven ortamının tesisini beklerken, dakka bir gol bir, toplumu ayrıştırıcı üslup, ‘’yerel seçimler erkene alınmalıdır’’ gibi söylemler havada uçuşmaya başladı, hem de AKP’liler tarafından!
 Pes doğrusu! 30 Mart 2014 yerel seçimler,7 Haziran 2015 genel seçimler,1 Kasım 2015 yenilenen erken genel seçimler,16 Nisan 2017 referandum,24 Haziran cumhurbaşkanlığı ve genel seçimleri.
 Son dört yılda yapılan yapılan beş seçim ile ülke ekonomisi rotayı şaşırdı.
 Hele bir durun, bir soluk alsın millet! 
Peş peşe yapılan seçimlerden kınağı geldi!
 ‘’Sıcağı sıcağına yerel seçimlerde yapılsın’’ söylemleri, kaygı ve telaşın göstergesidir. 
Yerel seçimlere bir yıl gibi zaman var, ekonomik gidişat ise öyle iç açıcı değil! 
Gittikçe artan sorunlar, döviz kurlarında ki artış, peş peşe gelen zamlar, enflasyon canavarı gibi  ekonomik sorunların ateşi yayılmadan, yerel seçimler aradan çıkarılmak isteniyor. 
Aksine zamanında yapılacak yerel seçimler de AKP’nin hüsrana uğraması kaçınılmazdır. 
Siyasal iktidarların sonunu hazırlayan etkenlerin başında ekonomik gidişatı iliklerine kadar hisseden seçmenin doksan derece çark etmesiyle başlar çöküş! 
Enflasyon yüksek mi geldi? Durun daha ne gördünüz? 
Gelecek aylar daha kötü gelecek. 
Seçmen istikrara oy vermişti, daha ilk günde ayrıştırma söylemleri, piyasalarda olumsuz algıyla, ülke gündemine oturdu! 
İş çevrelerinin yatırımlardan el çekerek paranın yurt dışına gitmesi, döviz kurlarında ki artışı doğal olarak tetikleyen etkenlerin başında gelir istikrarsızlık. 
Hükümet kanadı yatırımcıların gitmesini’’dış güçlerin bir oyunu’’gibi yorumlasa da, kazın ayağı öyle değil! 
Yatırımcı hukuk kurallarının işleyişinde şüpheye düştüğünde ve iktidar edenlere güvensizlik duyduğunda, yatırımlara yönelmez, var olanlardan da el çekmeler başlar. 
Parlamenter sistemle birlikte AKP hükümetinin 16 yıllık lale devri de sona erdi! 
Piyasaların gözü kulağı yeni sistem ve oluşacak hükümet modelinde. 
Büyük olasılıkla Pazartesi günü cumhurbaşkanı yemininin ardından yeni hükümet kabinesi açıklanarak yeni sistem, resmen yürürlüğe girmiş olacak.
 İçte ve dışta yaşanan olumsuz gelişmeler, ekonomik gidişat, halkın refah ve mutluluğu, devletin bekası için, yeni hükümet modeli, yeni sistemin ülkemize, hayırlar getirmesi millet olarak, dileğimiz ve temennimizdir.